Beterin Beteri mi Olacak?
EKONOMİ...................... Matruska gibi krizin içerisinden başka krizlerle karşı karşıya kalacakmışız gibi bir his doğuyor. Ekonomist olmamama rağmen bu tablodan anladığım bu. Gelecek günlerde güneş bizim için henüz doğmayacak. Umarım yanlış düşünüyorumdur ama umudum ız.
Beterin Beteri mi Olacak?
Bu hafta içerisinde önemli gördüğüm iki haber vardı beni tedirgin eden.
İlki.
"Merkez Bankası'nın açıkladığı veriye göre, vadesine 1 yıl ve daha az kalmış ödenmesi gereken dış borçların toplamı 176,4 milyar dolar oldu."
(Bu bizim, ithalata dayalı ekonomimiz için çok büyük bir para.)
Diğeri,
"İhracatçıların Merkez Bankası'na satmak zorunda olduğu döviz gelirlerindeki payı artırıldı.
Oran yüzde kırka çıktı ve söz konusu tutarın tam karşılığı banka tarafından ihracatçıya Türk parası olarak ödenecek."
Şimdi dış ödemelerin yapılabilmesi için dolar rezervinin artırılması lazım olduğu anlaşılıyor. Kur korumalı döviz mevduat fonunun bu meblağı karşılamayacağı gibi ekonomimize yeni bir yük getirdiği muhakkak.
İhracatçı firmaların döviz rezervinin yüzde kırkının merkez bankasına satılma zorunluluğu karşısında ödenecek TL kasada yoksa karşılıksız para basımı olarak bir yol seçilecek başka izahı yok. Buda önümüzdeki günlerde enflasyon olarak bize dönecek ve bu 176,4 milyar dolar yine bizim cebimizden çıkacak, sonuçta biraz daha fakirleşeceğiz.
Önümüzde ki bir yıl içerisinde ekonomiyi yönetenlerin bu dövizi yurt içi veya yurt dışı kaynaklardan faizli bir şekilde bulmaları gerekecek. Hali hazırda döviz bazında yüzde 8,5 faizle yurt dışı kaynaklardan borçlandığımız bilinen bir vaka. Belki yeni borç almak durumunda bu oran 10 ların üzerine çıkacak. Yani kar topu gibi borcumuz büyümeye devam edecek.
Kısa vadede arz talep noktasında, bağımlı olduğumuz ve ödeme için ihtiyacımız olan dövizin de bulunması için yapılan mücadelede de yeni bir döviz kalkışmasının olacağı da muhtemel risk olarak önümüzde duruyor. Yine bu riskte enflasyonu tetikleyecek. Yani, adına ister kriz, ister enflasyon veya stagflasyon, adına ne dersek diyelim ortalıkta ne köpük koyacak nede gözlerde fer.
Matruska gibi krizin içerisinden başka krizlerle karşı karşıya kalacakmışız gibi bir his doğuyor. Ekonomist olmamama rağmen bu tablodan anladığım bu. Gelecek günlerde güneş bizim için henüz doğmayacak. Umarım yanlış düşünüyorumdur ama umudum ız.
İlginizi Çekebilir